MENACHEM BEGIN

MENACHEM BEGIN (1913-1992)

        Menachem Begin,1913 yılında Beyaz Rusya’da doğdu. Babası o bölgedeki yahudi cemaatinin önde gelenlerindendi. Begin, daha 16 yaşındayken radikal siyonist gençlik hareket olarak bilinen “Betar” adlı örgüte katıldı. Polonya’da Varşova Üniversitesinde hukuk fakültesine giderken aynı zamanda fakültede “Betar” örgütünün de önderi oldu.

1935 yılında da tüm Polonya çapındaki Betar örgütünün liderliğine yükseldi. 1939 yılında Almanya’nın Polonya’yı işgali döneminde, kendisi ve kız kardeşi Alman ordusundan kaçarken, annesi, babası, erkek kardeşi almanların işgal döneminde Polonya’da oluşturdukları yüzlerce toplama kamplarından birinde hapsedilmiş ve ardından ölmüşlerdir.

Bu dönemde, Litvanya’nın Vilna şehrine kaçan Begin, bu sefer de doğudan gelen Sovyet askerleri tarafından tutuklandı ve 8 yıl zorunlu çalıştırılma cezası verilip Sibirya’ya gönderildi.

Almanların, Sovyetler ile olan çatışmasızlık anlaşmasını bozması ve Sovyet topraklarına doğru ilerlemeye başlaması sonrasında, Almanlarla mücadele gücü ve organizasyon kabiliyeti olan kişileri serbest bırakması politikası çerçevesinde 1941 yılında serbest bırakılınca Polonya’ya geri dönüp, general Wdylaslaw Anders komutasındaki birliklere yazıldı.

Ardından, 1942 yılı mayıs ayında Filistin’e göç etti ve Almanların kendilerine yaptığı zulmün benzerini Filistinli müslümanlara yapmak, bir nevi Polonya’da Almanların kendilerine yaptığı zulümlerin belki de öcünü ve hıncını başkalarından alarak acılarını dindirmek için, bu sefer, masum Filistinli müslümanlara zulmetmek, onları katletmek ve yurtlarından sürüp çıkararak, onların terk ettiği yerleri gasp etmek için kendi gibi düşünen militanlarla birlikte çalışmalarını hızlandırdılar.

Menachem Begin, Filistin’e geldikten sonra bir taraftan bölgede kurulan İngiliz manda yönetime karşı, diğer taraftan yerleşik Filisitinli müslümanlara karşı gerilla tarzı saldırılar düzenleyen yahudi yeraltı örgütü “Irgun Zwai Leumi”ye katıldı. 1943 yılında 10 bin kişilik bu kanlı örgütün liderliği kadar yükselen ve bombalı terör saldırılarıyla müslüman filistinliler, ingilizler ve şiddet kullanmayı benimsemeyen yahudi “Haganah” örgütüne de zarar vererek, bütün tepkileri üzerine çekti. Irgun Örgütü, 22 Temmuz 1946 tarihinde en ses getiren saldırısını yapmıştır. Irgun, Kudüs’teki King David Otelini bombalanmış ve çoğunluğu İngiliz ve otelde çalışan müslüman filistinliler olmak üzere 91 kişi ölmüştür.  Hatta, ingiliz manda yönetimi Begin’in  başına  “1 numaralı terrorist” suçlamasıyla 2 bin sterlin ödül koydu.

İsrail devletinin 1948’de kurulmasının ardından, Begin’in lideri olduğu Irgun örgütü mensupları da silahlarıyla birlikte yeni kurulan resmi İsrail ordusuna katılmıştır.

Menachem Begin, Irgun paramiliter (yarı askeri) yapıdaki terör eylemlerini benimseyen vahşi örgütünü dağıtmasının ardından, günümüzdeki sağcı Likud partisinin temelini oluşturan Herut(Özgürlük) partisini kurmuş, 1948-1977 yılları  arasında partinin genel başkanlığını yapmıştır. Sonrasında ise parti Likud adıyla yola devam etmiştir. 1949’dan itibaren 1983 yılına kadar milletvekilliği de yapan Begin’in İsrail siyaset tarihinde önemli bir yeri olmuştur.

Menachem Begin, İsrail halkının anavatanı olarak Akdeniz’den Ürdün’e kadar olan toprakları gördüğü ve Arz-I Mev’ud ideolojisine sıkı bağlı olması nedeniyle de, Filistin topraklarında bağımsız bir Filistin devleti kurulmasına, ayrıca, BM Güvenlik Konseyi’nin Doğu Kudüs’ün İsrail’in işgali altında olduğuna dair 1967 yılında aldığı karara da karşı çıktı. Şeria Nehri’nin batısında da yahudi kolonileri yani yahudi yerleşim yerleri kurulmasını istemişti.

1977 yılının Mayıs ayında İsrail genel seçimlerini kazanıp ilk defa başbakan olduktan sonra, Enver Sedat yönetimindeki Mısır ile yakınlaşmaya başladı. 1977 yılı Kasım ayında Enver Sedat Kudüs’te Begin ile görüşerek, İsrail başbakanıyla görüşen ilk arap lider oldu.

ABD Başkanı Jimmy Carter’ın öncülüğünde İsrail ve Mısır arasında yapılan Camp David görüşmelerinde İsrail’in 1967 ve 1973 yıllarında işgal ettiği Sina yarımadasını Mısır’a bırakması, Mısır’ın da İsrail’i resmen tanımasının ardından, 1978 yılında Enver Sedat ile bir dönemin azılı teröristi olan ve yüzlerce insanın ölümünden doğrudan sorumlusu Menachem Begin  Nobel Barış (!) ödülünü  birlikte aldılar.

1977 sonrasında Mısır ile anlaşıp, Mısır sınırlarını güvenlik altına alan Begin, diğer arap ülkelerine karşı ise ödünsüz ve sert politikasını sürdürdü, yani müslüman düşmanlığına hızını da artırarak devam etti.

1981’de Irak-Tamuz Nükleer Santralini, ardından Lübnan’ın başkenti Beyrut’un bazı bölgelerini bombaladı, Suriye’ye ait olup, 1967’deki 6 Gün Savaşında işgal edilen Golan Tepelerinin ilhakını İsrail parlamentosunda resmen onaylattı. Ayrıca, Filistin’in işgal altındaki birçok yerinde yahudi yerleşim yerleri inşasını da bu dönemde daha da hızlandırdı. 1982 yılında Filistin Kurtuluş Örgütü’nün etkisiz hale getirilmesi amacıyla, o dönemde iç savaşın da yaşandığı Lübnan’a girdi. Bu işgal günlerinde, ayrıca insalık tarihinin en utanç verici katliamlarından biri olan Sabra ve Şatilla katliamları, dönemin İsrail Savunma Bakanı Ariel Şaron komutasındaki askerlerin, falanjist hristiyan gruplarla işbirliği yapması neticesinde yaşandı.

1983 yılında aktif politikadan çekilen Begin, 1992 yılında Tel Aviv’de ölmüş ve mezarı Kudüs’te Zeytindağı’ndaki yahudi mezarlığındadır.

https://www.biyografi.info/kisi/menahem-begin

https://www.aa.com.tr/tr/dunya/hafizalardan-silinmeyen-katliam-sabra-ve-satilla/1255941

Henüz Yorum Yapılmamış